Suzuki4x4Turkiye

Herkese selamlar...

1 seneden beri çeşitli forumlarda, açıldığından beri de "suzuki 4x4 türkiye" de suzuki grand vitaraları incelemekteyim ve sonunda "sizlerin de yardımı ile " kararımı verdim 2004 Suzuki Grand Vitara 1.6 3K AT alacağım.

Sizlerden ricam Servis ve Arazi modifikasyonu hakkında bana yardım etmeniz.
servis bakımlarını nerde yaptırmalıyım?
arazi modifikasyonuna nerden başlamalıyım? (süspansiyon yükseltme kiti mi? yoksa diğer yükseltme yöntemi mi? veya her ikiside )
lastik seçimi marka model ve ebat? bunun gibi bilemediğim diğer sorular.....
ve bunları nerede yaptırmalıyım?

şimdiden çok teşekkürler

Fatih Küçükçolak

Öncelikle aramıza hoş geldiniz, yeni üyelerimiz bölümünde sizi tanımak isteriz, tüm arkadaşlarda merhaba demek isteyecekelerdir. Suzuki ile araziye girmek güzel ve doğru bir seçim olacaktır. Grand Vitara bir kaç teknik değişikligi olsada temelde JLX kasa ile aynı araçtır diyebiliriz, arazi uygulamaları ve 3-4 yıllık kullanım sonunda araçda oluşan hasarlar vs. sebebiyle satış aşamasında değer kaybı olacaktır.

Tavsiyem bir önceki kasa JLX olanlarından almanız ve 5 kapı olması yönünde olur. ileride bağaj sıkıntısı yaşarsınız. Bunun dışında performans açısından Otomatik yerine düz vites olmasını tercih ederseniz daha iyi olacaktır. Alacagınız aracı bütçe uygunsa kit ile yükseltin, kısıtlama varsa takoz sis. ile sorunsuzca yükeseltmek de mümkündür. Araziye girecekseniz 30" lastik ve Çamur tipine dönmeniz gerekecektir, bu durumda ise ayna ve mahrutilerinizi 5.72 oranına düşürmeniz sizin için iyi olacaktır.

Özetlersek. Tavsiyem Eski kasa / Düz / 5Kapı ek olarak Kit-Takoz yükseltmesi / 30"Lastik / Ayna Mahruti /Telsiz / Spot ihtiyacınız olacaktır.

Teşekkürler Hakan bey hoşbulduk... verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim.

Aracı hem şehir içinde hem de hafta sonları hobi olarak arazide kullanmayı amaçlıyordum bu sebeple arazi vitesi olan son kasa tipi olduğu için 2004 model, şehir içinde birzcık konfor olsun diye otomatik (tabi bu berberinde yakıt sarfiyat artımı hatta arazi modifiyesi ile daha da artacaktır), performans düşüşünden biraz kurtulmak için kısa kasa 3 kapı (açıkçası burda mantık yürüttüm karşılaştırmalı verileri bilmiyorum)yı tercih ettim.

Değer kaybı kaçınılmaz malesef, 35.000 km de bir araç buldum sanırım beni çok uzun seneler idare eder umarım.
Açıkçası okuduklarımdan ben de ilk değişikliğe kit ve lastik ile başlarım diye düşündüm, Ne marka kit kullanmalıyım ve nerede uygulamayı gerçekleştirmeliyim?
30" lastik mt mi olmalı? marka model belirtebilirmisiniz? ve nerden ulaşabilirim?
Bu iki değişiklik sebebiyle mutlaka yapmam gereken başka bir ayarlama var mı?

teşekkürler...

Fatih Bey aramıza hoşgeldiniz,

Grand güzel seçim, daha yeni model biraz daha konforlu. özellik daha fazla. Arazi kabiliyeti olaraktra jlxlerden bir farkı yoktur. Otomatik oldukça konforlu, arzide de daha rahat (bana göre) . Benim aracım 1.6JLX 5 kapı otomatik.

Yanlız, bu aracı kullanan arkadaşların en çok şikayet ettikleri nokta bagaj meselesi. Bagajı çok küçük birde tüp koyunca yer kalmıyor.

Aracı modifiye ettikçe konfor kayboluyor, bilginiz olsun, o yüzden o konfor artık yetmiyor. Bir noktadan sonra ikinci bir araç düşünmeye başlıyorsunuz. Bu durumda sadece hobi amaçlı bir aracın maliyetinin yüksek olmaması uygun olacaktır.

İlk yapacağınız, araç ne kadar yenide olsa, difransiyel, şanzıman ve motor yağlarını değiştirmenizdir. Bunların değişim zamanı gelince aksatmadan değiştirmeniz gerekli.

Modfiyeye başlama noktası yükseltme ve lastikler olacaktır. Daha sonrası kendiliğinden geliyor. İyice yoldan çıkyorsunuz.

İstanbulda iyi servisler var. Çağlar arkadaşımız (4L) kendi servisi var, Bu işeleri onada yaptırabilrisiniz, kendi aracınıda inceleyebilirsinz. Birde Suzuki modifiye konusunda her ekipmanı bulabileceğiniz kişi Mehmet Becce'dir. Onunlada irtibata geçip yerinde bunları garantili şekilde yaptırabilirsiniz.

teşekkürler verdiğiniz bilgiler için Mustafa bey,

bulduğum araç bu:
http://www.sahibinden.com/ilan/vasita-a ... 4796/detay

Sonunda Suzikimi aldım....
yukarıdaki linkteki aracı satın aldım...

asıl hareket şimdi başlıyor sanırım...

Hayırlı olsun, araca bi alışın daha sonrasında yavaş yavaş değişikliklere başlarsınız. Kullandıkça aracınızı daha çok seveceksiniz.

teşekkürler...
kesinlikle söylediğinize katılıyorum
sanırım doğru seçim yapmışım....

Başlangıç olarak;
1- Yükseltme kiti (marka tavsiyeniz?)
2- Lastik değişimi, ebat? (forumda okuduğum ve anladığım kadarı ile kullanım amacım çerçevesinde sadece hobi aracı ise MT veya STT diye tabir edilen lastik tipi, hem hafta içi şehir hafta sonu da hobi amaçlı ise AT veya ST diye tabir edilen tip veya en iyisi 2 set lastik her iki tipten
benim kullanım amacım hafta içi şehir ve hafta sonu hobi olarak gerçekleşecek bu çerçevede Cooper ST veya ST-C tercih etmem mantıklı mı? )
3- bu ikisinden sonra ne yapmalıyım?

Yükseltme kitini 3" olarak düşünün, altı çok randımanlı olmaz ve işin içine girdikçe çamura daha da bulaştıkça yetersiz geldiğini anlarsınız (2" - 1" ).
3" yükseltme kitine de en ideali 235/70/15 yada 30 " lastik uygun ve sorunsuzdur, ciddi anlamda aracı yeteneklendirir.
iki takım jant ve lastik yapma imkanınız varsa en güzeli tabiiki. Bir takım AT ve bir takım MT yaparsınız tek zahmeti her pazar sök tak işiniz olur. Ama pratikte bu şekilde hareket eden hiç bir arkadaşım yok, hepsi bir takım MT ile her ikisini bir arada götürüyor.
Sonrasında eğerki bu iş size zevk verip, artı değer katmaya başladı diye düşünürseniz, vinç, off road tamponu, kupa yükseltme diğer donanım ve ekipmalnlar (ilave aydınlatmalar, makara, kürek, sepet, ayna mahruti değişimi, telsiz ...vs) tamalanabilir.

Kimileri işi abartır arkaya da vinç monte eder

Şaka bir tarafa gereksiz gibi aslında ama çok kereler olmadık yerlerde işe yaradı, iyiki takmışım dedim, gerçek bu

Zaten Ufuk abi bu iş hep böyle başlamıştır . Her yeni gelen arkadaşım bana şunu söyler "Ben zaten sizin kadar araziye girmem... arada bir hafta sonları pikniğe falan giderken işte....yok abi ben okadar abartmam ...." gibi. Fakat değişmez kural araziye bir kez giren, yanındaki yapılı arabayı görünce , (dış görünüşünden değil) yaptığı işleri görüp, kendi aracına çin setti gibi gelen yerden, yanındaki daha düşük modelli, eski kasa yapılı araç ceylan gibi seke seke geçince ; İŞTE O ZAMAN ŞARTEL ATIYOR . Başlıyorsun imalata yükseltme ve lastik takıyorsun gene olmuyor . Çünkü "yandaki o lanet araba"da vinç de var, Vinç alıyorsun gene olmuyor , çünkü "yandaki o lanet araba"da şnorkel var sudan geçebiliyo r sen bu tarafta kalıyorsun , şnorkel alınca da olmuyor , "yandaki o lanet araba"nın kilitli deferansiyeli var o gene gidiyor sen gidemiyorsun sinirleniyorsun . Gece "o lanet araba" güle oynaya gidiyor çünkü tepesinde 8-10 tane lamba var bir yakıyor, Saracoğlu stadında gece maçı gibi her taraf... ama yine de olmuyor, olmuyor ... Her donanımla beraber arzide çıta daha da yükseliyor. Artık "bahçede" off road yapmaktan bıkıp, daha uzak yerlere gitmeye başlıyorsun , kamp kurmaya konaklamalı ev dışında kalınan etkinlikler başlıyor. Bu sırada "yenge" faktörü devreye giriyor . "Arabana o kadar para harcadın, zaman harcadın..."

Ne geliyorsa başımıza hep "yandaki o lanet araba"nın yüzünden geliyor.

kesınlıkle guzel tespıt

Herkesin bir "yandaki o lanet araba"sı mutlaka vardır.

olmazmı

Çağlar yine tecrübeyi konuşturmuş

Estağfurullah abi, yılların bana öğrettiği... daha aksini hiç görmedim

lanet araba olabilirmiyim bilmiyorum ama bir yerden başlamak lazım...
Çağlar bey bugün size 18:00 gibi uğrayabilirmiyim?
start verelim artık

İstediğiniz zaman buyrun..

N'olur o lanet araba bir gün benim yanımda durmasın, yoruldum artık, daha birşey yapamam

ByBira yazdı:N'olur o lanet araba bir gün benim yanımda durmasın, yoruldum artık, daha birşey yapamam

Ufuk abi şu son operasyondan sonra senin XJ bize "lanet araba" oldu. Sen yanımızda durdukça biz kaşınmaya devam edeceğiz anlaşılan. Bende bugün arabama baktım baktım "bu gün ne yapsam acaba" diye düşünürken "buldum !" dedim... ve gittim tavan sepetinin üzerine sol arka tarafa bir tane , tek çalışma lambası koydum".
Diyorum ya sonu gelmiyor. Yine "o lanet araba" yüzünden, bakalım yarın ne yapacağım.
(teşbihde hata olmaz mı ne derler; araban çok güzel maşşallah nazar değmesin)

O güzel arabayı hem seviyorum hem de bazen bana da lanet araba gibi görünüyor (maddi olarak düşününce)

Ama kışın geçirdiğin doyumsuz zamanları , dostlukları şakır şakır yağan yağmurun altında buz gibi havadaki sıcak arkadaşlıkları yadımlaşmaları bundaki payını düşününce helal olsun aslanıma dedirtiyor hepsi